Taze Peynir- Şirden Mayası ile

Şirden mayası tarifi

Şirden mayası ile peynir tarifi

Peynir en sevdiğim yiyeceklerden bir tanesi ve evde  ekmek yaptığım gibi peynir yapmayı da çok seviyorum. Benim peynirlerim genelde yoğurtla  bazen de limon- sirke damlalarıyla oluverenlerden.

Ne zamandır duyup da bir türlü merakımı gideremediğim şırdan mayasını  ise Gülsüm hanım çözüverdi. Aynen dedikleri şu;

” Şırdanı al ılık süte bırak mayalansın”

“Mayam nasıl olacak, peki?”

“Çıkan yeşil suya şırdanı geri bırakırsın al sana maya…”

” Bu kadar mı ?”

“Evet”

İşlem tamam.

Bütün sorular sorulup iş bu kadar kolay olunca durulmaz.

Sütçüden süt, şırdan da kasapdan alınır ve heyecanlı bir bekleyiş başlar.

Nasıl mı?  Resmen kimyasal bir deney yapar gibiydim. Sonuçlar gözümün önünde gelişti ve nerdeyse bezden çıktığı gün bitiveren bir peynirim ve sonraki peynirlerim için mayam oldu.

Malzemeler

3 l süt

1 adet şırdan

Salamura tuzu

Yapılışı

Süt kaynatılmadan ılıtılır. Korkmayın maya olduktan sonra ısıtacağız.  Sütçünüz güvenilir olsun.

Temizlenmiş şırdan iyice yıkanır. Süzülür.

Ilıyan süte şırdan bırakılır ve kapağı kapatılır ve ılık ortam sağlamak için üzeri sarılır. Birkaç saat beklenir.

Yoğurt kadar olmasa da koyulaşan sütün tenceresi ocağa alınır ve içinden şırdan çıkarılır. Atmayın. (Bu aşamada benim hikayem şöyle gelişti; süt geçen 5 saat içerisinde mayalanammaış gibi duru idi. Ben de olan oldu nasılsa bir ocağa alayım ısıtayım dedim ve tahta kaşıkla karıştırarak ısıtmaya başladım ve  bir süre sonra kaşığa birşeyler toplanmaya başladı ve yeşil su belirdi. Olmuştu, mutlu ben:)

Ocak orta ateşte peynirin yeşil suyu çıkana kadar kaşıkla karıştırılır bir iki tık da kaynatılır. Kaşığa peynirin toplandığını fark edecesiniz.

Üzerine tülbent serilmiş süzgece suyuyla beraber dökülür ve tülbentte biriken peynir şekillendirilir ve düğümlenip baskıya alınır.

Çıkan su uygun bir saklama kabına alınır ve soğutulur. Soğuyan peynir suyuna şırdan ve tuzunu belli edecek kadar tuz ilave edilir.

Buzdolabında en fazla 3 ay saklanabilir.

Baskıdan çıkan peynir isteğe bağlı olarak tuzlanıp yada tuzsuz afiyetle yenir.

Afiyet olsun.

 

Şirden, geviş getiren hayvanların 4 bölümlü midelerinin son bölümüdür.

Ne yazık ki peyniri yaparken oluşan aşamaları fotoğraflamamıştım

Peynir altındaki ekmeğim ekşi mayayla   yapılmış olup cevizlidir. Tadına doyum olmaz.

Erken bahar- Karanfil’e doğru

Bir tarafta karlı dağlar bir tarafta ise bu karlara inat geliyorum diye bize müjde armağanlarını göndereren erken baharın geldiği ovalar…

Hadi, gezelim.

Suyun biraz gürültülü gelen çağıldamasını, kuşların sesini, doğanın esas sahiplerinin kıpırtıları, bazen korkutan çıtırtılarını ve hatta uzaklardan gelen bağ- bahçe sahiplerinin sesine bırakın kendinizi.

Burası orta Toroslarda Bolkar dağlarının bir bölümü olan Karanfil dağları ile Kürkün çayı

arasında kalan Kamışlı ile Aşçıbekir arası Menemenci köprüsü,  Kamışlı boğazı ve çevresi…

Açık havalarda uzaktan bütün ihtişamıyla Demirkazık’ı görebileceğiniz yaylamız. Bölgede en fazla kiraz,

elma ve üzüm yetiştirilmektedir. Çok fazla elma veren bodur elma bahçesi …

Bu mevsimin en erkencileri bademler tabii ki…

Kim korkar dağdaki kardan deyip patlayıvermişler.

Kaybolmak gibi bir korkunuz olmasın:)) 

Zeytinin küncülüsü olur da çiçeklerin olmaz mı? Küncü güzeli…

güzelleri…

Sütleğenler…

Renklisini mi istersiniz?

Yoksa çiçeklisini mi?

Bahçeyi bekleyene ne dersiniz:))

Daha çiçekleri açmamış fındıklar,

kurda kuşa yiyecek olarak kalmış kuşburnu

En güzel renkleriyle andızlar

ve ardıçlar tabii ki

Ertesi gün yürüyüş yönümüzü çevirip de giderken yanımıza almadığım fotoğraf makinasının yokluğunda sizlerle paylaşamadığım su tereleri, yere açılmış sofra bezinin üzerinde gerçek köy kahvaltısından bahsedemiyorum ama o sofrayı hazırlarken öğrendiğim en alasında peynir ve mayası tarifi var. Uygulanmış olup sizlerle sıcağı sıcağına yarın paylaşılacaktır.

Bölgeyle ilgili bilgileri paylaşan Ayşe hanıma ve benden en kolayından peynir mayası tarifi esirgemeyen Gülsüm hanıma çok teşekkür ederim.

Lepe- Kuş dili ile

Lepe tarifi

Lepe nasıl yapılır?
Lapa, lepe…

Yazın domatesle yapılanın tadına doyum olmaz baharda da erken bahar  otlarıyla yapılanına…

Yalancı baharda gördüğümüz  minnacık kuş dili otları yağmuru ve güneşi görünce büyüyüvermişler. Ekşilemesi ve salatasının yanında Çukurova adıyla lepesi de yapılıyor.

Tadına doyum olmaz baharını bırakmış kuş dili:))

Malzemeler

1 su bardağı pirinç- Baldo

1/2 Türk kahvesi fincanı zeytinyağı

1 yemek kaşığı tereyağı

2 kök kuş dili (pilavı ota boğmayacak miktarda atınız)

Tuz

Karabiber

Yapılışı

Pirinç yaklaşık 1 saat öncesinden nişastası geçene kadar yıkanıp tuzlu ılık suda ıslatılır.

Kuş dili otu tuzlu ve sirkeli suda temizlenene kadar yıkanır ve süzdürülür.

Yapışmayan tencereye 2 yemek kaşığı zeytinyağı alınır ve azcık kızdırılır ve üzerine 1, 5 su bardağı su ilave edilir ve kaynatılır.

Pilavın suyunun kaynaması beklenirken pirinç süzdürülür ve ot en fazla 1 cm kalınlığında kıyılır. Çok kalın olan sap kısmını kullanmadım.

Kaynayan suya yeterince tuz ve pirinç ilave edilir. Kapağı kapatılıp suyunu yarı yarıya çekene kadar önce orta sonrasında kısık ateşte pişirilir. Pişen pirinçlerin üzerine kıyılmış otlar ilave edilir ve tahta kaşığın sapıyla bir iki taranır. Otun rengini kaybetmesine fırsat vermeden kaşığın sapı tencereye değince cızırtı sesi gelene kadar pişirilir. Ocaktan alınır. Biraz sulu bırakılsa tam adının anlamını taşır ama biz pek öyle sevmiyoruz.

Tavada kalan zeytinyağı ve tereyağı kızdırılır ve pilavın üzerine gezdirilir.

Karabiber serpip sıcak sıcak servis edilir.

Afiyet olsun.

Not: Bu pilavı su teresi, hardal otu ve hatta ıspanakla bile yapabilirsiniz. Bu yemeğin yanında yanında nefis levrek tava vardı. Tarifi yakında…